Ocak 11, 2012

OLDBOY

Gülersen bütün dünya senle güler, ağlarsan yalnız ağlarsın.

Artık evim yok.

Televizyon size sövmeyi öğretmiyor.



Bir aya yakın zaman oldu izleyeli bu filmi. Bir türlü yazamadım. Etkileyici bir film, hem de çok. Filmin baş kahramanı Dae-su filmin daha başında herkesle iyi geçinen biri olduğunu söylüyor açık açık. Baştan onu sevmemizi ister gibi. "Birazdan izleyeceklerinizde beni suçlamayın." der gibi. Onun tarafında olmamız için yaptığı konuşmadan sonra öyle sözler duyacağız ki Dae-su'dan, deriiin derin düşünmekten alamayacağız kendimizi.

Zaman çok önemli bir kavram bu filmde. 15 yıl boyunca hapis kalıyor Dae-su. Onu bu odaya kim tıktı, neden tıktı ve ne kadar kalacak bilmiyor. Hiçbir açıklama yapılmayan 15 yıl. Bununla ilgili etkileyici laflar ediyor. "Ne kadar kalacağımı söyleyin" diye haykırıyor. Geleceği bilmek istiyor.

Garip bir şekilde bu 15 yıl boyunca dış dünyadan da tamamen kopamıyor. Tıkıldığı yerde televizyon izleyebiliyor. Dışarıdan haberdar fakat dışarıdan yoksun geçiriyor vaktini. Fakat bir süre sonra neyin gerçek neyin hayal olduğu anlaşılmamaya başlıyor. 

Filmin hissettirdiği öyle şeyler var ki donup kalıyor insan bir süre, sonra da tüm gücüyle koşmak istiyor. Yağmur, çamur, güneş, ter umursamadan. Aslında hepimiz hapisteyiz dünyada. Sınırlarımız var. Bizi buraya kim attı bilmiyoruz. Ne kadar kalacağımızı bilmiyoruz. Başımıza neler gelecek bilmiyoruz. Geleceği bilmiyoruz ve merak etmekten vazgeçmiyoruz. 

Hiç yorum yok: